6 Nisan 2009 Pazartesi

an gelir...

Dünkü güzel havadan sonra baharın artık tamamen geldiğine hükmetmişken, bugün tozu dumana katan bir lodos fırtınasına uyanmak kötü oldu. Sabah işe gelirken gözüme dolan toz zerreciklerinin hala kaşındırdığı gözlerim dalıp dalıp gidiyor; misafir gelecek der annem bu göz dalmalarında. Çoğu zaman gelen giden olmaz gerçi, ama bunu söylemekten de hiç vazgeçmez. Oysa ben şimdi dalmış, öğle yemeğinde ne yiyeceğimi düşünüyorum. Gece de iyi uyuyamadığım için gözlerim ölü balık gibi bakıyor, misafir gelsin diye değil. Bir kahve daha iyi gider şimdi, yanında mutlaka sigara içmeliyim. 4207 sayılı kanun gereğince kahvemi elime alıp kapı önüne çıkarken, beni buna zorlamak suretiyle kahve keyfime limon sıkan kanun koyuculara saygılarımı sunarak kendimi lodosun önüne atıyorum.

Sigaramın yarısını ben içtim, yarısını rüzgar
Yaramla oynama güzelim, külün hemen altında ateş var.

Ne zaman rüzgarda sigara içmek durumunda kalsam Fatih Erkoç’un bu şarkısı gelir aklıma. Ben bu şarkıyı mırıldanırken (artık evde şarkı mırıldanamıyorum; baba sesin çok kötü, sen söyleme diyen bir kızım var) dengesiz lodos beni hedef alarak üzerime üzerime gelmeye başlıyor. Gözlerimle beraber kahve fincanıma da dolan tozlardan sonra saygılarım ‘en derin’ seviyeye ulaşıyor ve kendimi lavaboda gözlerime su çarparken buluyorum.

Sonra da aklıma Berrin’in bana pasladığı ‘aklından o an geçenleri yaz’ konulu mim geliyor. Saçmalamak için iyi bir fırsat deyip klavyenin başına geçiyorum ve çala-klavye bunları yazıyorum. Madde halinde, soru-cevap şeklinde olan mimleri seviyorum ama bu tür mimlerde ne yazacağımı şaşırıyorum. Takip ettiğim az sayıdaki bloglardan birinin sahibi olan atomic soda'nın aklından şu sıralar neler geçtiğini de merak ediyorum.



.

2 Nisan 2009 Perşembe

Ufaktım, ufacıktım...





1.Çocukken .......... kaçırdım.
'Altıma' kaçırdım; bir kış günü ellerim soğuktan tutmuyorken fermuarımı açamadığım için çişimi kaçırmıştım. (6-7 yaşlarındaydım :) )

2.Çocukken................yoksundum.
'Teknoloji'den yoksundum. İlk siyah-beyaz televizyon bile ben 11 yaşıma geldiğimde girmişti evimize.

3.Çocukken ........ yaralanmış olabilirim.
Kıyafetleri pahalı olduğu için ve bunu da ailemin karşılamakta zorlanacağını düşündüğü için beni bando takımına almayan öğretmenim tarafından yaralanmış olabilirim.

4.Çocukken ........ olmayı hayal ederdim.
Çocukken bilim adamı olmayı hayal ederdim. Benimle aynı kafada olan bir arkadaşımla sürekli deneyler yapardık, Zihni Sinir’i aratmayacak procelerim vardı o zamanlar :)

5.Çocukken ....... isterdim.
Kovboy olmak, onlar gibi yaşamak isterdim. Beyaz bir atım olsun isterdim.

6.Evimizde asla yeterli ....... olmadı.
Asla yeterli olmadı diyeceğim bir şeyi çok düşündüm ama bulamadım. Zaman zaman yetersiz olanlar oldu; para, istediğim oyuncaklar, istediğim yiyecekler vs. Ama asla olmadı diyebileceğim bir şey aklıma gelmedi ve bu da beni mutlu etti.

7.Çocukken daha fazla .......... ihtiyaç duyardım.
Zamana ihtiyaç duyardım, uzun yaz günleri bile yetmezdi oyunlarımıza. Güneş hiç kaybolmasın, futbol maçlarımız hiç bitmesin isterdik.

8.Bir daha asla ........... göremeyeceğim için üzgünüm.
Babamın işten dönüş saatinde köydeki evimizin önünde toplanan komşularla yapılan keyifli çay sohbetlerini göremeyeceğim için üzgünüm.

9.Yıllar boyunca ......... merak ettim.
Yıllar boyunca geleceğimi merak ettim; nasıl bir işim, nasıl bir eşim, nasıl bir ailem, nasıl bir ölümüm olacağını merak ettim.

10. .......... kaybımdan dolayı hep kendimi suçladım.
Gereksiz kişilerle olan zaman kaybımdan dolayı kendimi suçladım.

Funda'dan bana gelen bu mimi( teşekkürler Funda) ben de Cecil'e paslıyorum. Bir blogu olmadığı için arzu ederse bu mimin yorum bölümünde doldurabilir boşlukları..

...